Türkiye, coğrafi olarak çeşitlilik gösteren bir yapıya sahip. Bu durum hava koşullarına da yansıyor ve ülkemizin farklı bölgelerinde aşırı zıtlar görülebiliyor. Son günlerde, batı illerinde güneşli ve ılıman bir bahar havası yaşanırken, doğu illerinde etkili olan yoğun kar yağışı yaşamı adeta dondurdu. Yolların kapanması, ulaşım zorlukları ve günlük yaşamda yaşanan aksaklıklar, batı ve doğu arasındaki bu dramatik farkın bir sonucu olarak ortaya çıktı.
Doğu bölgeleri, son haftalarda aralıklarla etkili olan kar yağışları nedeniyle zor günler geçiriyor. Özellikle Erzurum, Ağrı ve Kars gibi illerde, kar kalınlığı 40 santimetreye ulaşırken, bunun sonucunda yolların kapanması ve çeşitli ulaşım kısıtlamaları yaşanıyor. Kar yağışı, bölgedeki okullarda tatil ilan edilmesine neden olurken, birçok köy ve mahallede de yaşamsal ihtiyaçların karşılanmasında zorluklar ortaya çıkıyor. Nina, “Kar küreme araçları yeterli değil. Diğer tarafa geçemiyoruz, kırsal bölgelerdeki köylüler yalnız kaldı," diyor.
Öte yandan, Türkiye’nin batısında ise bahar tüm canlılığıyla hissediliyor. İzmir, İstanbul, Antalya gibi şehirlerde güneşli günlerin tadını çıkaran yurttaşlar, ağaçlardaki çiçeklerin açmasıyla birlikte baharın gelmesini coşkuyla karşılıyor. Bahar havası piknik ve açık hava etkinliklerini artırırken, kafe ve restoranlarda da yoğunluk yaşanıyor. Özellikle sahil kesimlerinde, havanın ılıman olması sebebiyle yürüyüş yapan çiftler ve aileler gözlemleniyor. Baharın coşkusu, batıda maalesef doğudaki kar tabakası ile zıt bir görüntü ortaya çıkarıyor. Bu durum, yerel halkın ruh halini de etkiliyor.
Ulaşım sıkıntıları ve kar yağışının yarattığı olumsuz etkiler, pazar yerlerinde de kendini gösteriyor. Gıda maddeleri ve günlük ihtiyaçlar, soğuk hava ve kapanan yollar nedeniyle fiyat artışlarına maruz kalıyorken, üreticiler de işlerini gerçekleştirememe kaygısı yaşıyor. Doğu illerinde yaşanan kar yağışı, yalnızca ulaşım değil, ekonomik anlamda da birçok zorluğu beraberinde getiriyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, önümüzdeki günlerde kar yağışının devam edeceğini açıkladı. Bu durum, köylerde ve şehirlerdeki günlük yaşamı daha da zorlaştıracağa benziyor.
Uzmanlar, bu tür hava olaylarının iklim değişikliği ile bağlantılı olabileceğini vurguluyor. Artan sıcaklıkların, mevsimler arasındaki geçişlerde olumsuz etkiler yarattığı ve bu tür ekstrem hava olaylarının sıklığını artırabileceği belirtiliyor. Dolayısıyla, sadece günlük yaşam değil, tarım ve hayvancılık gibi ekonomik faaliyetler de bu durumdan olumsuz yönde etkileniyor.
Sonuç olarak, Türkiye’nin batısı ve doğusu arasında yaşanan bu hava olayı, toplumun farklı kesimlerinde çeşitli sonuçlar doğuruyor. Batıda baharın tadını çıkaranlar, doğuda karın sıkıntılarıyla başa çıkmaya çalışanlarla zıt bir deneyim yaşıyor. Bu durum, bölgesel eşitsizlik ve iklim değişikliği konularının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Geçiş mevsimlerinin zorluklarıyla nasıl başa çıkacağımız konusu, hepimizin dikkat etmesi gereken bir mesele olmaya devam ediyor.