Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine dair diploma davasındaki ilk duruşma, 23 Ekim 2023 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirildi. Duruşma, kamuoyunda merakla beklenirken, İmamoğlu’nun siyasi kariyerinin yanı sıra İstanbul Belediyesi üzerindeki etkileri açısından da önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Dava süreci, sadece İmamoğlu’nun değil, Türkiye’deki siyasi dinamiklerin de seyrini etkileyebilecek nitelikte.
Davanın temelini, Ekrem İmamoğlu'nun 2019 Yerel Seçimleri sırasında diploma bilgileri üzerindeki iddialar oluşturuyor. İlgili belgelerin usulsüz kullandığı ve bazı bilgilerin tahrif edildiği öne sürülüyor. İmamoğlu, bu iddiaları kesin bir dille yalanlayarak, belgelerinin geçerliliği konusunda hiçbir şüphe olmadığına vurgu yaptı. Dava açılmadan önce, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından yapılan denetimlerde de İmamoğlu'nun belgeleri için herhangi bir olumsuz bulguya rastlanmadığı belirtilmişti.
İlk duruşmada İmamoğlu, savunmasında şunları söyledi: "Benim için en önemli şey, halkımın güvenidir. Bu tür siyasi oyunlarla meşgul olmak yerine asıl konularla ilgilenmeliyiz.” Duruşma sırasında gerçekleşen tartışmalar, İstanbul'un yerel siyasetinin nasıl şekillendiğine ve iktidar-yandaş medya ilişkilerine dair önemli ipuçları da sundu.
Duruşma sonrası basın açıklaması yapan İmamoğlu, “Bu dava, yalnızca benim şahsımı değil, demokrasi mücadelesini hedef alıyor. Biz halkımızla birlikte bu savaşı kazanacağız” dedi. Kamuoyunda ve sosyal medya platformlarında geniş bir yankı uyandıran bu sözler, destekçileri tarafından büyük bir coşkuyla karşılandı. İmamoğlu'nun avukat ekibi, duruşmanın başlangıcında 13 tanığın dinlenilmesi talebinde bulundu. Ancak bu talep duruşmanın akışını etkilemedi ve hâkim, tanıkların dinlenmesini bir sonraki duruşmaya erteledi.
Duruşmaya katılan gazeteciler ve izleyiciler, İmamoğlu’na destek vermek için salonu doldurdu. Sosyal medya platformlarında ise #İmamoğlununYanındayız ve #DiplomaDavaları adlı etiketler ile İmamoğlu’na destek mesajları yağdı. İmamoğlu’nun sert açıklamaları ve güçlü duruşu, birçok insanın bu dava sürecine olan ilgisini artırdı.
Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu’nun diploma davası, sadece bir siyasi figürün mücadelesi olmadığını, aynı zamanda adalet, demokrasi ve halk iradesi üzerine önemli bir tartışma platformu sundu. Dava sürecinin ilerleyen aşamaları, Türkiye’nin siyasi iklimine ve İmamoğlu'nun gelecekteki siyasi kariyerine büyük etkilerde bulunacak gibi gözüküyor.
Önümüzdeki duruşmalar, hem İmamoğlu’nun kamuoyundaki imajını, hem de siyasi rakipleriyle olan ilişkisini etkilemesi açısından kritik bir önem taşıyor. Bu dava ile birlikte, Türkiye'de adalet sistemi ve siyasi süreçlerin nasıl işlediği üzerine derinlemesine tartışmaların da başlayacağı öngörülüyor. Ekrem İmamoğlu’nun duruşmaya dair geliştireceği savunma stratejisi, belki de ilerleyen siyasi yapının nasıl şekilleneceğini belirleyecek.